.. ve kadın güneşle konuştu!

Güneş usulca bana yüzünü dönmeye başladı tam akşam sularında. Su gibi içime aktı güneş. İçim akşama doğru ısındı. HOŞGELDİN! HOŞGELDİN GÜNEŞ! Güneş bugün kara yenilmiş. Kar başka yüzlerini göstermiş Güneş’e. Ama Güneş yılmamış mücadele etmiş. Akşama doğru gelebilmiş ancak. Hoşgelmiş.. Bi gün bizde sana gelelim be Güneş! Senin geldiğin gibi gelelim.. Tamam tamam ABD başkanı değilsin ama sana geldiğimizi de bilirsin. Öyle kırmızı telefona ihtiyacımız mı var be Güneş! Anlarsın işte sevda sesinden çalan telefonun.. Anlarsın dimi Güneşşşşşş!

Şehrimin sokakları çıplak bir kadın gibi. Burnumu tüm öğleden sonra boyunca pencereden kaldırmadım. Düşler gördüm! Senin şehrine gelip gittim. Çayındaki şekeri karıştırdım. Çayındaki şekeri sen görmeden yedim Güneş! Bugün mutluluksuz kaldım.. Mutluluk malum şikolata!!!! Çocukken bize öyle öğretildi.. Şikolataya kendimizi bilinceye kadar mutluluk dedik biz.. Gelirken mutluluk getir tamam mı Güneş!

Akşam oluyor yavaş yavaş.. Ezan uğurlarken Güneş’i dilimde Teoman olmayan Teoman şarkıları..

Mevsim rüzgarları ne zaman eserse
O zaman hatırlarım
Çocukluk rüyalarım, şeytan uçurtmalarım
Öper beni annem yanaklarımdan
Güzel bir rüyada
Sanki sevdiklerim hayattalarken hala


Akşama doğru azalırsa yağmur
Kız kulesi ve adalar
Ah burda olsan
Çok güzel hala İstanbul’da sonbahar


Bu şarkıyı Teoman daha güzel söylüyor be aşkım! Akşamüzeri Kız Kulesi ya da düşünü kurduğumuz gibi Galata Kulesi.. Belki İzmir’de Asansör.. Belki Ankara Kalesi’si.. Güneş! Kalelere, Kulelere hapsolmuş Güneş! Masalın Rapunzel’i benim! Senin beni gelip alıp kaçırman gerek. Andımdır! Gelip seni bulacağım! Hangi bulutun içine saklandıysan çıkaracağım! Seni koynuma alacağım. Masallarımı anlatacağım. Yeniden yeniden seninle başlayacağım! Korkmuyorum! Yüreğim zihnime düştüğünden beri! Zihnime sen düştüğünden beri! Çiğ taneleri Çığ olduğundan beri! Korkmuyorum!

Her zaman kolay değil sevmeden sevişmek
Tanımak bir vücudu
Yavaşça öğrenmek, alışmak ve kaybetmek
İstanbul bugün yorgun, üzgün ve yaşlanmış
Biraz kilo almış
Ağlamış yine, rimelleri akıyor
Akşama doğru azalırsa yağmur
Kız kulesi ve adalar
Ah burda olsan
Çok güzel hala İstanbul’da sonbahar



Atkın mavi! Seni saracak yakında Güneş.. Ellerin çok üşümüş ya! Belki bi eldiven alırız sana.. Güneş yüzlüm! Sözlerindeki korkuları sil Güneş! Ben seni kendimden ayrı tutmadım ki.. Seni incitir miyim! Seni incitmek kendimi incitmektir. Kendimi incitir miyim?Sözlerim haykırışımdır! Doğrudur sen beni bilmeden daha ben seni bildim! Ben seni sevdim! Sevgi korkutmaz Güneş! Sevgi yaşatır.. Korkma! Sevgi üretken olduğunda gerçektir be Güneş! Düşündüren, düşleten, üreten sevgi gerçektir be Güneş! Yüreğime seni ektiğimden beri dünya gerçektir Güneş!

Eğer bir gün uzaklara gidersem ben sakın korkma.. Bu gidişte gözyaşı olmaz. Sadece sevgi olur.. İnsan sevgiden de gider be Güneş! İstediğinde söylersin giderim! Gidiş ve gelişte en önemlisi dürüstlüktür Güneş! Ben sana öyle geldim! Sadece kendim geldim!

Akşam gün oldu şimdi burada. Akşam gündüz oldu! Güneş ön ışıksa, ay arka ışıktır sevgilim. Artık gecelerinde Ay olacağım! Güneş gibi olmasa da içine dolacağım. İçindeki ışık olacağım.. Ama unutma Ay’ın ışığı yoktur! Ay, ışığını Güneş’ten alır.. Gece yüreğinin ışıklanması için gündüz doğacak mısın? Yemek yapmayacağım bugün. Özlemlerim, açlığım başka.. Şimdi yola çıkacağım! Uzaklara doğru!

Ben Uzağa Giden Kadın! Bi gün uzakları Güneş edeceğim.. Bi gün! O zamana kadar sevgimle kal! Daha tamam değil! Daha tamam değil! Yeni başladım! Sana yeni geldim! Şimdi gidemem! Şimdi gelmek zamanı.. Şimdi kendime gelmek zamanı! Kendime gelmek sana gelmek çünkü GÜNEŞ!

Hiç yorum yok: